İTKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi: “Ekonominin çarklarını daha hızlı döndürme ve ülkemizi 2023 hedeflerine taşıma konusunda siyaseten çok güçlü bir irade var. Hazır giyim ve konfeksiyon sektörü olarak girişimciliğimize, esnekliğimize ve hızlı hareket etme kabiliyetimize güvendiğimizden 2023 yılı hedefimizi ulaşılabilir görmekteyiz.”
İTKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi: “Sektörümüz ülke ekonomisine sağladığı yüksek katma değerli üretim ve istihdamın devamı için Hükümetten istihdam alanında sektörel teşvikler beklemekte ve talep etmektedir.”
2017 yılını değerlendirerek, 2018 yılı beklentileriniz hakkında neler söylemek istersiniz?
“Hazır giyim ihracatında 2016 yılının ikinci yarısında ihracatta aylık bazda başlayan düşüş, 2017 yılının ilk yarısında devam etmiş olup yılın ikinci yarısından itibaren ise düşüş yerini yükselişe bırakmıştır. 2017 yılının ilk yarısında terör ve güvenlik anlamında kayda değer bir sıkıntı yaşamadığımız halde Avrupalı alıcı dostlarımız bir iki yıl önceki bir takım olumsuz gelişmeleri bahane ederek ülkemize gelmek istememelerine karşın yılın ikinci yarısından itibaren güven ve istikrar ortamı sayesinde alıcılar tekrar ülkemize gelmeye başlamıştır. Ayrıca kurlardaki ani iniş ve çıkışlar sektöre yarar değil zarar getirmektedir. Tüm bu gelişmeler 2017 yılı performansımızı olumsuz etkilese de yılın ikinci yarısındaki toparlanma olumlu olmuştur. Hazır giyim ihracatında 2017 yılının ikinci yarısında başlayan yükseliş trendinin 2018 yılında da devam etmesini öngörmekteyiz.”
Hükümetin ortaya koyduğu 2023 hedeflerine ulaşmada, geçen süreyi de göz önünde bulunduracak olursak gelinen nokta nedir? Hedefleri hala ulaşılabilir ve sürdürülebilir olarak değerlendiriyor musunuz?
“Bildiğiniz gibi hazır giyim ve konfeksiyon sektörümüzün 2023 yılı ihracat hedefi 60 milyar dolar seviyesindedir. Biz bu 60 milyar dolar hedefin 30 milyar dolarlık bölümünü yurtiçinde üreterek ihracat olarak belirlerken, kalan 30 milyar dolarlık bölümü ise organizatör ülke olarak çevre ülkelerde yatırım, üretim ve ihracat olarak belirlenmişti. Yüksek katma değerli üretim ve yurtdışı mağazalarımız vasıtasıyla yapacağımız ihracat da organizatör ülke rolümüze katkıda bulunacaktır. Diğer yandan, halen 20 dolar / kg seviyelerinde olan sektörümüzün birim fiyatlarının moda, marka ve tasarım ile 2 katına çıkmasıyla zaten bu hedeflerimize ulaşacağımızı öngörmekteyiz. Biz hazır giyim ve konfeksiyon sektörü olarak girişimciliğimize, esnekliğimize ve hızlı hareket etme kabiliyetimize güvendiğimizden 2023 yılı 60 milyar dolar ihracat hedefimizi ulaşılabilir görmekteyiz.”
Dünyadaki siyasi ve ekonomik gelişmeleri (mikro ve makro olarak) dikkate alarak değerlendirecek olursak firma, sektör ve ülke açısından neler söylemek istersiniz?
“Ülke açısından bakarsak, dünya 2017 yılını zor bir yıl olarak geçirmiş olup, siyasi ve ekonomik anlamda birçok riski de barındırmaktadır. Sektörde yaşanan önemli bir değişim internet perakendeciliğinin yükselişi olup satışlarda internetten satış kanalının payı artmaktadır. Sektörde ayrıca Kurumsal Sosyal Sorumluluk temelli ülkeler ve markalar arası bir rekabet söz konusudur. Tekstil ve hazır giyim sektöründe sürdürülebilirlik ve uyum trendleri kapsamında özellikle gelişmiş ülkelerde tüketicilerin sürdürülebilir ürünlere ve çevre, sağlık ve güvenlik standartlarına uygun işletmelerde üretilmiş ürünlere talebi giderek artmaktadır. Sektördeki diğer bir değişim ve dönüşüm trendi ise otomasyon kapsamında üretimde verimliliği ve kaliteyi artırmak için Endüstri 4.0 uygulamalarının kullanımı yaygınlaşmaktadır. Sektörün diğer bir değişim dinamiği olan yakından tedarik trendi kapsamında özellikle orta ve üst segmentte pazara hızlı erişim için yakın tedarik merkezleri tercih edilmektedir.
Türkiye açısından bakıldığında önümüzdeki dönemde Türk hazır giyim sektörünün tedarik zincirinin dijitalleşme sürecine gireceği ve üretim tarafında da otomasyonun artacağı öngörülmektedir. Ayrıca ülkemizde tüketicilerin sürdürülebilir ürünlere ve çevre, sağlık ve güvenlik standartlarına uygun ürünlere talep de günden güne artmaktadır. Firmalar açısından baktığımızda ise son dönemde üretim, hammadde ve işçilik maliyetlerinde ciddi artışlar meydana gelmiş olup firmalarımızı zorlamaktadır. Diğer yandan sektördeki uluslararası rekabet de giderek zorlaşmakta ve yoğunlaşmaktadır. Sektördeki dönüşüm ve değişim ihtiyacı sektör oyuncuları tarafından kabul görmekte ancak çoğu işletmenin mali kaynakları böylesi bir değişim ve dönüşüm için kısıtlı kalmaktadır.”
Başarılı ihracat yolunda Hükümet’le birlikte mi yoksa Hükümete rağmen mi yürüyorsunuz? Yani Hükümet bu konuda size yeterince yardım ediyor mu yoksa daha çok resmi engellerle mi karşılaşıyorsunuz?
“Küresel pazarlarda sektörümüzün rekabetçi gücünü arttırmak için yaptığımız çalışmalarda hükümetimizle büyük bir uyum ve işbirliği içinde çalışıyoruz. Ekonomi Bakanlığımız Cumhuriyet tarihinde verilmeyen teşvikleri son iki yılda girişimcilerimize sundu. Maliye Bakanlığının aylar önce müjdesini verdiği KDV reformu gibi konulardaki iyileştirmelerin sektörümüze büyük fayda sağlayacağını belirtmem gerekiyor. Eximbank ve Kredi Garanti Fonu’nun ihracatı desteklemek için bizlere sağladıkları finansman kolaylıklar da sektörümüzün elini rahatlatıyor. Özetle söylemem gerekirse ekonominin çarklarını daha hızlı döndürme ve ülkemizi 2023 hedeflerine taşıma konusunda siyaseten çok güçlü bir irade var. Bürokraside zaman zaman tanık olduğumuz tıkanıkların da aşılması halinde çok hızlı yol alacağımıza inanıyorum.”
2023 hedeflerine ulaşmada Hükümet’ten beklentileriniz veya çözülmesini istediğiniz konular nelerdir?
“Öncelikle sektörümüzün hammaddelerinde konulan ek vergi ve korunma önlemleri maliyetlerimizi artırmakta ve rekabet gücümüzü olumsuz yönde etkilemektedir. Tekstil ve hammaddeleri sektörünün teşviki gerekiyorsa bu teşvikler ek vergi ve korunma önlemleri ile değil başka yol ve yöntemlerle yapılmalıdır. Bu tip önlemler uygulamalar hızlı moda tasarımı ve hızlı teslimat gibi avantajlara dayanan sektörümüzün hammaddeye erişimini zorlaştırmakta ve avantajlarını zedelemektedir. Sektörümüz ülke ekonomisine sağladığı yüksek katma değerli üretim ve istihdamın devamı için Hükümetten istihdam alanında sektörel teşvikler beklemekte ve talep etmektedir. Unutmayalım ki sektörümüz düşük vasıflı çalışanlara ve kadınlara sağladığı geniş istihdam olanakları ile bir nevi sosyal güvenlik sigortası işlevi de görmektedir.”
#BaşkanlarKonuşuyor, #İTKİB, #HikmetTanrıverdi