75 yıllık bir maziye sahip olan Epson, saat üretimiyle çalışmalarına başlıyor ve 1964 yılında Tokyo’da düzenlenen Olimpiyatlarda ilk defa Epson saatları kullanılıyor. Saat üretimiyle birlikte elektronik yazıcılara geçiş yapan Epson (Electronic Printer Son) Elektronik Yazıcı Evladımız olarak global dünyada yerini alıyor. Geçtiğimiz ay Türkiye’ye gelen Epson Yeni Pazarlar Müdürü Yuken Tanabe ve Pro-Graphics Kanal Yöneticisi Özgür Özata, özellikle tekstil sektöründeki geliş- melerle ilgili sorularımız cevaplandırdılar.
Epson’un çalışma ilkelerinden bahseder misiniz?
“Epson, günümüzde toplumun bir markadan yenilikçilik, yüksek teknoloji, kolay kullanım, güvenilirlik, dayanıklılık ve düşük maliyet özelliklerini beklediğinin farkında. Kullanıcıya, ihtiyaçlarına, düşüncelerine ve yaptığı işe karşı saygı, Epson için önemli ilkelerdir. Bu nedenle Epson ürünleri özgün ve güvenilir Epson teknolojileri ile üretiliyor. Epson olarak komple çözüm sunuyoruz. Bütün ürünlerimiz tek çatı altında üretiliyor. Bu da bize büyük avantaj sağlıyor. Satış sonrası hizmete büyük önem veren firmamız, hizmette yüksek kaliteyi bir şirket politikası olarak benimsemiştir. Her zaman günün ihtiyaçlarına cevap verebilen nitelikte ürünler üretmeyi başardık ve bundan sonra da başaracağımıza inanıyoruz. Epson, yakın bir zamanda çok daha hızlı makinalarını piyasaya sunmak üzere çalışmalarını sürdürüyor.”
Dijital baskıda kullanmış olduğunuz teknoloji hakkında neler söylemek istersiniz?
“Dijital baskıda Piezo teknoloji ve termal teknoloji vardır. Piezo teknolojisi bizim bulduğumuz ve kullandığımız bir teknoloji. Bu teknoloji ile baskıda kullanılan mürekkep kumaşa doğrudan püskürtme yöntemiyle ulaştığı için renk kalitesi ve renk çözünürlüğü diğer teknolojiye göre oldukça yüksektir. Kullanmış olduğumuz teknoloji neticesinde mürekkebi kaynatmadığımızın için çok daha fazla renk seçenekleri sunabiliyoruz. Bu teknoloji aynı zamanda renklerdeki stabiliteyi sağlıyor. Desinatörlere çok daha fazla renk seçeneği sunulabiliyor. Bundan dolayı kalite odaklı çalışan yerlerde dijital baskı tercih ediliyor. Termal teknoloji mürekkebi kaynattığı için baskıda dağılma ve renk karışıklığı meydana gelebiliyor. Yılda 15 milyon baskı kafası üretiyoruz. Kişisel yazıcılardan, geniş format dijital baskı makinalarına kadar çok geniş ürün portföyümüz bulunuyor. Bunun yanında baskı da kullanılan 4-5 çeşit mürekkep de üretiyoruz. Bizim üzerinde durduğumuz esas konu ise baskı kalitesini stabil tutabilmek. Bunun yanında baskı da kullanılan 4-5 çeşit mürekkep de üretiyoruz.”
Tekstil sektöründen beklentileriniz nelerdir?
“Tekstil sektöründe dijital baskı işlemine bakacak olursak, sektördeki gelişmeler neticesinde tekstilciler dijital baskıya yönelmeye başladı. Bunun neticesi olarak tekstil üreticilerinden gelen taleplerden dolayı biz de tekstil dijital baskı alanında yerimizi almak zorunda kaldık. Öncelikle küçük işletmeler bu işe başladı. Daha sonra ise sektörün önde gelen firmaları dijital baskıya yöneldiler. Türkiye’nin tekstilde çok büyük bir altyapısı var. Zaten dijitalde çok iyi satış rakamlarını yakalamış bulunuyoruz. Dünya tekstil endüstrisinin genelini ele alırsak, dijital baskı sektö- rünün oranı % 1-2 lerde olduğunu görüyoruz. Şu anda bizim amacımız çok büyük satış miktarına ulaşmak değil, mutlu müşteri sağlayabilmek. Bundan dolayı da partner seçiminde de özen gösteriyoruz. Buradaki partnerimiz müşterilerine çözüm üretiyor ve mutlu müşteri kavramının oluşmasına büyük katkı sağlıyor. Tekstil tarafında % 40’lık bir pazar hedefliyoruz. Adım adım ilerlemeyi daha sağlıklı buluyoruz. Müşterilerimizin sorunlarına yardımcı olamazsak, çok satmanın bir anlamı olmaz. Bu konuda buradaki partnerimiz da bize büyük destek oluyor. Kalite odaklı, hizmet verebileceğimiz kadar satışlar yapmak isteriz. Hedef kitlemiz kalite odaklı müşteriler. Desinatörlerin taleplerinin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Tabiki desinatörlerin talepleri çok yüksek. Bize bu taleple gelenlere her zaman açığız. Yapmış olduğumuz çalışmalar neticesinde değişik kumaşlara baskı yapabiliyoruz. Dijital baskı teknolojileri düşük ve orta ölçekli üretimlerde daha uygun. Epson sağlık ve çevreye son derece duyarlıdır. Ürünlerimizde insan sağlığını ve çevreye zarar veren maddeler bulunmaz. Kendi boyalarımızı ürütmemizin amacı da kontrol etmemizin daha rahat olmasındandır. EKOTex sertifikamız mevcuttur. “
Türk tekstil sanayi ve teknik destek konularında neler söylemek istersiniz?
“Türkiye büyük bir ülke. Müşterilerin yanında olmanız gerekiyor. Türkiye distribütörlüğümüzü ve yetkili servisi Tecpro yapıyor. Burada önemli olan, makineyi satmadan önce, müşterinin nasıl bir makineye ihtiyacı olduğunu iyi analiz etmektir. Müşterimizin ürünü satın almadan önce onu her yönüyle test etmesini ve denemeler yapmasını tercih ediyoruz. Çünkü markamızın ve firmamızın farklılığı bu süreçte ortaya çıkıyor. Epson olarak, bütün ürünlerimizi yakından takip edebiliyoruz. İki yıl garantimiz var. Tecpro tarafından 7-24 hizmet veriliyor. Yetişmiş bir kadromuz var. Epson’un geliştirmiş olduğu ürünlerin, ilk defa kafa yapısından üretici firmaya, özel tekstil boyalarına kadar aynı markaya sahip olma avantajını, yetkili distribütör ve aynı yapı altındaki yetkili servis hizmetleriyle vermenin önemini biliyoruz. Tekstilde önemli olan hızlı servis ve çözüm üretebilmek. Biz burada Tecpro ile bu şekilde çalışıyoruz. Tecpro’nun kesintisiz satış sonrası hizmetlerinden ve kurumsal servis güvencesinden faydalanıyorlar. Her memnun müşteri bize birçok yeni müşterinin kapısını açıyor. Aynı zamanda İtalya, Paris ve Londra’dan teknik destek veriliyor. Müşterilerle işbirliğimiz makineyi sattıktan sonra başlıyor. Önemli olan kaç tane memnun müşteriye sahip olduğumuzdur. Epson global markalara destek verebiliyor.